1969 baharında ABD Donanması belirsiz bir üssü test etmeye başladı. Bu gemi suda yüzmek yerine suyun üzerine çıkabilir. Peki bu nasıl mümkün oldu?1950. Yılında tasarlanan Plainview sıradan bir gemiden çok daha fazlasıydı. Bu uçan gemi denizde inanılmaz hızlara ulaşıp diğer tüm gemileri geride bırakabiliyor.
Devrim niteliğindeki teknoloji, ABD Donanması’nın Sovyet tehdidine karşı geliştirdiği en yenilikçi çözümlerden biriydi…
1960’larda ABD Donanması, Sovyet nükleer denizaltılarının hızla gelişen teknolojisi karşısında endişeliydi.
Denizaltılar saatte 75 kilometre hızla seyredebiliyor ve ABD Donanması’nın tüm gemilerini avlayabiliyordu. Bu tehditle karşı karşıya kalan Donanma, çok daha hızlı gemiler geliştirmeye karar verdi.1906’da bir İtalyan mühendis, bir tekneyi çok daha hızlı hale getirmek için su altı filmini kullanan bir yöntem geliştirdi. Kanat teknolojisi sürtünmeyi azaltarak teknenin su yüzeyinde yüzmesine olanak sağladı.
1960’lar. 1990’lı yıllarda ABD Donanması bu teknolojinin Sovyet tehdidine çözüm olabileceğini fark etti. Denizde çalışan hidrofiller Sovyet denizaltılarını takip edip etkisiz hale getirebilir.
1970’te ABD Donanması, 320 tonluk en büyük hidrofil gemisini değerlendirmeye başladı.
Gemi, su üzerinde normal bir gemi gibi davranıyordu ancak su üzerinde uçması gerektiğinde 14.000 beygir gücündeki gaz türbinlerini çalıştırıyordu.
İki jet motoru, gemiyi 92 kilometreye kadar hızlandırabiliyor. Ancak hızını 166 kilometreye kadar çıkarabilecek ilave bir motor ve süperkavitasyon sistemi ile donatılması planlandı.
Plainview 1965’te hayata geçirildi ancak inşaat sırasındaki grevler ve teknik sorunlar projeyi geciktirdi. 1969 yılında gemi henüz inşa halindeyken Donanma bunu kabul etti ve sorunların çözümü için çalışmalara başlandı.
Plainview, büyük deniz hidrofil gemilerinin potansiyelini ortaya koydu.
Ancak hidrofiller geleneksel savaş gemilerine göre daha ağır, daha pahalı ve daha az silahlıydı ve bakım gereksinimleri de yüksekti.
Bu nedenlerden dolayı sınırlı sayıda gemide deniz otobüsü teknolojisi benimsendi ve 1978’de deniz otobüsü geliştirme bütçesi sıfıra indirildi.
Plainview’in başarısına rağmen, hidrofiller büyük ölçüde deneysel kaldı..
